Hazırlayan: Baykal Dönmez, İnş. Yük. Müh. – TEM Mühendislik baykal.donmez@tem-engineering.com
SAP2000
Yapısal Analiz Programı, sonlu elemanlar yöntemi ile çözüm
yapan ve birçok mühendis tarafından hesaplardaki güvenilirliği
bilinen bir yazılımdır. SAP2000 bir (çubuk), iki (alan) ve üç
(katı cisim) boyutlu elemanlar ile mühendisin problemlerine cevap
verebilmektedir.
İnşaat mühendisliği problemlerine bakıldığında
genel olarak kullanılan elemanlar bir boyutlu çubuk (frame)
elemanlardır. Çok katlı ve endüstri tipi yapılarda bu
elemanlardan oldukça faydalanabilir. Çubuk elemanlar aslında sonlu
elemanlar yönteminin özel bir halini temsil eder. En gerçekçi
davranışa ulaşabilmek için örneğin bir kiriş elemanının katı
modellemesi yapılabilir veya iki boyutlu alan elemanları ile çözüme
ulaşılabilir. Ancak, bu konuda yapılan teorik çalışmalar
neticesinde belirli bir geometride üç boyutlu ya da iki boyutlu
yapısal elemanların bir boyutlu çubuk elemanlar ile temsil
edilebileceği belirlenmiştir.
Bu
çalışmada, bir boyutlu çubuk elemanlardan teşkil edilebilecek
tek gözlü dış merkez çaprazlı çelik çerçevenin alan
elemanları ile çözümüne ve çerçeve birleşim detaylarını
temsil eden lineer olmayan bağlantı (non-linear link) elemanlarının
nasıl modellenebileceğine ilişkin bilgiler verilecektir. Şekil 1
de, bu biçimde modellenmiş olan çerçeveyi görebilirsiniz.
Klasik
bağlamda, düzlem çelik bir çerçevenin statik hesabı çubuk
elemanlar ile yapıldığında yalnızca çubuklara ait kesit
tesirleri ve programda seçilmiş olan yönetmeliğe göre çubuk
tahkikleri yapılır. Mühendis bu aşamanın dışında bir de çelik
birleşim detaylarını statik hesap sonucu elde ettiği kesit
tesirleri yardımı ile şekillendirir ve projeyi imalata hazır hale
getirir. Aynı çerçeve sistem, alan (shell) ve birleşim
noktalarında lineer olmayan elemanlar ile modellendiğinde ise
mühendis hiçbir şekilde kesit tahkiki ve birleşim noktalarında
birleşim hesabı yapmadan sonuçları direk olarak okuyabilmektedir.
Yani, alan elemanlarında gerilmeleri ve birleşim noktalarındaki
bulon ve kaynak kuvvetlerini ekrandan kolayca görebilmektedir. Tabiî
ki bu modelleme biçiminin bir çerçeve veya sistemin tümü için
yapılması hem büyük zaman ihtiyacını doğurmakta hem de
dosyanın büyümesine ve çözümde bir takım zorluklara neden
olmaktadır. Fakat bu örneğin verilmesindeki asıl amaç, SAP2000
kullanılarak, taşıyıcı sistemdeki çok özel noktaların,
karmaşık birleşim detaylarının ve büyük yüklerin aktarıldığı
kritik bölgelerin detaylı olarak incelenebileceğini ve daha doğru
sonuçlara ulaşılabileceğini göstermektir.
1. Alan Elemanlarının
Modellenmesi
Alan
elemanları, SAP2000 de verilen “shell” eleman tipi kullanılarak
modellenir. Shell elemanlar, düzlemine dik ve paralel olan bütün
kuvvetleri aktarabilme özelliğine sahiptirler. Bu şekilde, shell
elemanlar üzerinde kuvvet ve gerilme okumaları yapılabilir.
Modellemede, shell elemanlar mümkün olan en uygun sayıda bölünmek
zorundadır. Bu işlem yapılmadığı takdirde yük aktarımı
süreksiz olur ve kesin sonuçtan uzaklaşılır. Bu nedenle, shell
elemanlar sonlu sayıda elemanlar ile temsil edilmelidir. Shell
elemanlarda okunan kuvvet ve gerilme değerleri her shell elemanının
ortak düğüm noktalarına aktardıkları kuvvet veya gerilmelerin
ortalaması alınarak elde edilir. Alan elemanlarının düzgün bir
biçimde bölünmesinin önemi burada açığa çıkar. Hiçbir düğüm
noktası shell elemanın ayrıtlarında bulunmamalıdır. Böyle
olması durumunda iki shell elemanı arasında süreksizlikler
meydana gelir ve yük aktarımı gerçeği yansıtmaz. O halde, alan
elemanları bölünürken hiçbir alan elemanının ayrıtında düğüm
noktası olmamasına dikkat edilmeli ve bu düğüm noktalarının
bölünmüş alan elemanının köşesinde bulunması gerekmektedir.
Şekil 2’de çaprazın kirişe bağlandığı ve düzensiz bir
geometriye sahip olan bağlantı levhasının doğru bir biçimde
bölünmüş hali gösterilmektedir. Bütün düğüm noktaları alan
elemanlarının köşe noktalarında bulunmaktadır.
2.1.
Çelik Birleşim Noktaları
Modelde,
çelik birleşim noktaları kolon-kiriş ve çapraz birleşimleridir.
Kolon-Kiriş birleşimi alın levhalı moment aktaran rijit bir
birleşimdir. Bu birleşimin geometrik olarak uygulanabilmesi için
alın levhasına ihtiyaç duyulur. Kiriş alın levhasına kaynaklı
olarak gelir ve kolon kafası ile alın levhasında açılan delikler
sayesinde birbirlerine bulon ile bağlanarak birleşim tamamlanmış
olur. Ancak, bu birleşimin SAP2000 de nasıl modelleneceği çok
önemlidir. SAP2000 de aynı düzleme iki adet alan elemanı
tanımlanamaz. O halde bu iki elemanın tanımlanabilmesi için iki
düzlem arasında belirli bir mesafenin bulunması gerekir. Bu
durumda ise temas mümkün olmadığı için yük aktarımından
bahsedilemez. İki alan elemanı bir şekilde birbirlerine
bağlanmalıdır ki bu sayede yük aktarımı gerçekleşsin. Bağlama
işlemi düğüm noktasının karakteristik davranışını temsil
etmelidir. Alın levhalı moment aktaran birleşimlerde kirişin
başlıklarından biri kiriş uç momentinden dolayı oluşan basınç
eksenel kuvvetini diğeri de çekme eksenel kuvvetini kolona aktarır.
Alın levhasına etkiyen bu kuvvetler basınç ise alın levhası ile
kolon başlık levhası arasında yaslanma yüzeyi oluşturarak
kuvvet aktarımını gerçekleştirir. Kuvvetin çekme olması
durumunda ise herhangi bir yaslanma yüzeyinden söz edilemez ve iki
levha birbirlerinden ayrılmak isterken devreye bulonlar girerek yük
aktarımını sağlamış olurlar. Açıkça görülmektedir ki
karşımızdaki problem doğrusal bir problem olmaktan çıkar ve
doğrusal olmayan hesap yöntemlerine ihtiyaç duyulur. Çünkü
ihtiyacımız olan iki elemandan biri yalnızca basınç kuvvetlerini
aktarırken diğeri çekme kuvvetlerini aktarmaktadır. Aynı mantık
çapraz birleşimi için geçerli kılınmıştır.
“SAP2000
> Define > Link” alt menüsünde doğrusal olmayan bağlantı
elemanları rahatlıkla tanımlanabilmektedir. Link alt menüsünün
de altında “GAP” bağlantı elemanları bulunur. Bu elemanlar,
kullanıcı tarafından verilen belirli bir basınç dayanımına
kadar rijit hareket yapar ve bu dayanımın aşılması ile birlikte
yine kullanıcı tarafından verilen boşluk (gap) miktarı kadar
serbestçe hareket eder (Bir çeşit geometrik süreksizlik yaratan
eleman gibi davranır). Basınç dayanım değeri yeterince büyük
verildiği ve herhangi bir boşluk tanımlanmadığı takdirde basınç
kuvvetleri altında iki alan elemanı arasında sonsuz rijit bir
yaslanma yüzeyi elde edilmiş olur. Şekil 3 de Gap elemanların
çalışmasına ilişkin bir gösterim bulunmaktadır.
Belirli
düğüm noktalarına girilecek olan bulonlar çubuk eleman olarak
tanımlanır. Ancak tanımlanacak olan eleman doğrusal olmayan bir
eleman gibi davranmalıdır. Yani, sadece çekme eksenel kuvvetini
aktarmalıdır. Bu özelliğin sağlanabilmesi için bulonlar modelde
geometrik yerlerine tanımlandıktan sonra seçilerek “Assign >
Frame/Cable > Tension/Compression Limit” alt menüsüne gidilir
ve burada “Compression Limit = 0” yapılarak işlem tamamlanır.
Bu sayede bulon olarak tanımlanan elemanlar üzerlerine etkiyen
kuvvetlerden yalnızca çekme eksenel kuvvetini aktarmış olur.
Unutulmaması gereken en önemli hususlardan biri de bulon tanımlanan
yere Gap elemanın da girilmiş olmasıdır. Tersinir kuvvet
durumunda bulonun bulunduğu nokta çekme eksenel kuvvetinden basınç
eksenel kuvvetine geçiş yapabilir.
2.2. Kolon Ankraj Ayağı
Kolon
ankraj ayaklarının modellenme prensibi, kolon-kiriş ve çapraz
birleşim noktaları ile aynıdır. Tek fark, yaslanma yüzeyinin
çelik taban plakası ile beton groud tabakası arasında olmasıdır.
Yaslanma yüzeyleri için doğrusal olmayan Gap bağlantı elemanları
kullanılırken bulonlar için “Compression Limit = 0” olan
yalnızca çekme kuvveti aktaran çubuk elemanlar kullanılmaktadır.
Böylece, çekme almayan malzeme prensibi ile hesaplara dahil edilen
betonun bu özelliği yalnızca basınç kuvvetinin etkitilmesi ile
sağlanmış olur. Aşağıdaki şekillerde modelde oluşturulmuş
olan üç ayrı birleşim noktası ve bunlara ait bilgiler yer
almaktadır.
3.
Çözüm
Sistem
üzerinde etkili olan iki adet yük tanımlanmıştır. Bunlar kiriş
üzerine tanımlanan DÜŞEY ve sol kolona kiriş hizasından tanımlı
YATAY yüklerdir. Ancak çözümün SAP2000 tarafından yapılabilmesi
için her iki yük durumuna doğrusal olmayan analiz tipi
atanmalıdır. Böylece, eleman bazında bozulan doğrusallık onu
dikkate alan hesap seçeneği ile uyumlu hale getirilmiş olur.
Çözümün
ardından, çözüme ait karakteristik gerilme dağılımları ve yer
değiştirme değerleri incelenebilir. Özellikle YATAY yüklemede,
dış merkez çaprazlar arasında kalan kiriş kesitindeki sabit
kayma gerilmesinden tutunda çaprazlardaki sabit eksenel gerilmelere
ve diğer birçok karakteristik davranış biçimlerine kadar her
türlü gerilme dağılımı rahatlıkla incelenebilmektedir. Bunun
yanında düğüm noktalarının çalışma biçimleri
gözlenebilmekte ve bulonlara gelen çekme kuvvetleri direk olarak
okunabilmektedir. Ayrıca, istenirse ikinci mertebe etkileri göz
önüne alınarak çözüm yapılabilir ve sistemin ya da çerçevenin
gerçek burkulma güvenliği elde edilebilmektedir.
Aşağıdaki
şekillerde tipik gerilme dağılımları ve şekil değiştirmeler
gösterilmektedir. Bu değerlerin kontrolü açısından aynı
sisteme eşdeğer çubuk sistem modellenebilir. Ancak, bu çalışma
kapsamında bahsi geçen modelleme yapılmamıştır. Buradaki asıl
amaç, SAP2000 de detaylı bir incelemeye vesile olacak bir
modellemenin nasıl yapılabileceğini göstermektir.
Şekil
8 de burkulma analizi birinci modu gösterilmektedir. Burkulma
birinci modu faktör değeri, sistemin üzerindeki işletme
yüklerinin kaç katından sonra herhangi bir kesitte burkulma
olacağını tanımlar. Özellikle dış merkez bağlı çapraz
sistemlerde iki bağlantı arasında kalan kiriş kesitinin basınç
başlığı burkulmasına karşı tutulması önerilir. Nitekim
sistemde burkulan ilk bölge burası olmaktadır.
Şekil
8: Birinci Burkulma Modu ve Burkulma Güvenlik Faktörü
Şekil
9 da S11
gerilme sınırları gösterilmektedir. S11,
kiriş başlığındaki alan elemanlarının normal gerilmesini
vermektedir. Görüldüğü üzere, kiriş alt ve üst başlıkları
kuvvetin etkime yönüne göre basınç ve çekme etkileri altında
kalmaktadır. Ayrıca, şekle bakarak çapraz elemanları üzerindeki
sabit çekme ve basınç normal gerilme değerleri okunabilmektedir
ki bu sonuç beklenildiği gibi çıkmıştır.
Not:
Gerilme ölçeğindeki rakamlar 10-3
ile çarpılır ve ton-cm cinsinden ifade edilir.
Şekil
10 da kiriş gövdesinde oluşan S12
kayma gerilmeleri gösterilmektedir. Bilindiği gibi, dış merkez
çaprazlı çelik çerçevelerde çaprazların bağlandığı
kirişlerin gövdesinde kesme kuvveti yoğunluğu çok fazla
olmak
SAP2000
İLE DETAYLI ÇERÇEVE ANALİZİ
Hazırlayan: Baykal Dönmez, İnş. Yük. Müh. – TEM Mühendislik baykal.donmez@tem-engineering.com
SAP2000
Yapısal Analiz Programı, sonlu elemanlar yöntemi ile çözüm
yapan ve birçok mühendis tarafından hesaplardaki güvenilirliği
bilinen bir yazılımdır. SAP2000 bir (çubuk), iki (alan) ve üç
(katı cisim) boyutlu elemanlar ile mühendisin problemlerine cevap
verebilmektedir.
İnşaat mühendisliği problemlerine bakıldığında
genel olarak kullanılan elemanlar bir boyutlu çubuk (frame)
elemanlardır. Çok katlı ve endüstri tipi yapılarda bu
elemanlardan oldukça faydalanabilir. Çubuk elemanlar aslında sonlu
elemanlar yönteminin özel bir halini temsil eder. En gerçekçi
davranışa ulaşabilmek için örneğin bir kiriş elemanının katı
modellemesi yapılabilir veya iki boyutlu alan elemanları ile çözüme
ulaşılabilir. Ancak, bu konuda yapılan teorik çalışmalar
neticesinde belirli bir geometride üç boyutlu ya da iki boyutlu
yapısal elemanların bir boyutlu çubuk elemanlar ile temsil
edilebileceği belirlenmiştir.
Bu
çalışmada, bir boyutlu çubuk elemanlardan teşkil edilebilecek
tek gözlü dış merkez çaprazlı çelik çerçevenin alan
elemanları ile çözümüne ve çerçeve birleşim detaylarını
temsil eden lineer olmayan bağlantı (non-linear link) elemanlarının
nasıl modellenebileceğine ilişkin bilgiler verilecektir. Şekil 1
de, bu biçimde modellenmiş olan çerçeveyi görebilirsiniz.
Klasik
bağlamda, düzlem çelik bir çerçevenin statik hesabı çubuk
elemanlar ile yapıldığında yalnızca çubuklara ait kesit
tesirleri ve programda seçilmiş olan yönetmeliğe göre çubuk
tahkikleri yapılır. Mühendis bu aşamanın dışında bir de çelik
birleşim detaylarını statik hesap sonucu elde ettiği kesit
tesirleri yardımı ile şekillendirir ve projeyi imalata hazır hale
getirir. Aynı çerçeve sistem, alan (shell) ve birleşim
noktalarında lineer olmayan elemanlar ile modellendiğinde ise
mühendis hiçbir şekilde kesit tahkiki ve birleşim noktalarında
birleşim hesabı yapmadan sonuçları direk olarak okuyabilmektedir.
Yani, alan elemanlarında gerilmeleri ve birleşim noktalarındaki
bulon ve kaynak kuvvetlerini ekrandan kolayca görebilmektedir. Tabiî
ki bu modelleme biçiminin bir çerçeve veya sistemin tümü için
yapılması hem büyük zaman ihtiyacını doğurmakta hem de
dosyanın büyümesine ve çözümde bir takım zorluklara neden
olmaktadır. Fakat bu örneğin verilmesindeki asıl amaç, SAP2000
kullanılarak, taşıyıcı sistemdeki çok özel noktaların,
karmaşık birleşim detaylarının ve büyük yüklerin aktarıldığı
kritik bölgelerin detaylı olarak incelenebileceğini ve daha doğru
sonuçlara ulaşılabileceğini göstermektir.
1. Alan Elemanlarının
Modellenmesi
Alan
elemanları, SAP2000 de verilen “shell” eleman tipi kullanılarak
modellenir. Shell elemanlar, düzlemine dik ve paralel olan bütün
kuvvetleri aktarabilme özelliğine sahiptirler. Bu şekilde, shell
elemanlar üzerinde kuvvet ve gerilme okumaları yapılabilir.
Modellemede, shell elemanlar mümkün olan en uygun sayıda bölünmek
zorundadır. Bu işlem yapılmadığı takdirde yük aktarımı
süreksiz olur ve kesin sonuçtan uzaklaşılır. Bu nedenle, shell
elemanlar sonlu sayıda elemanlar ile temsil edilmelidir. Shell
elemanlarda okunan kuvvet ve gerilme değerleri her shell elemanının
ortak düğüm noktalarına aktardıkları kuvvet veya gerilmelerin
ortalaması alınarak elde edilir. Alan elemanlarının düzgün bir
biçimde bölünmesinin önemi burada açığa çıkar. Hiçbir düğüm
noktası shell elemanın ayrıtlarında bulunmamalıdır. Böyle
olması durumunda iki shell elemanı arasında süreksizlikler
meydana gelir ve yük aktarımı gerçeği yansıtmaz. O halde, alan
elemanları bölünürken hiçbir alan elemanının ayrıtında düğüm
noktası olmamasına dikkat edilmeli ve bu düğüm noktalarının
bölünmüş alan elemanının köşesinde bulunması gerekmektedir.
Şekil 2’de çaprazın kirişe bağlandığı ve düzensiz bir
geometriye sahip olan bağlantı levhasının doğru bir biçimde
bölünmüş hali gösterilmektedir. Bütün düğüm noktaları alan
elemanlarının köşe noktalarında bulunmaktadır.
2. Düğüm Noktalarının
Modellenmesi
2.1.
Çelik Birleşim Noktaları
Modelde,
çelik birleşim noktaları kolon-kiriş ve çapraz birleşimleridir.
Kolon-Kiriş birleşimi alın levhalı moment aktaran rijit bir
birleşimdir. Bu birleşimin geometrik olarak uygulanabilmesi için
alın levhasına ihtiyaç duyulur. Kiriş alın levhasına kaynaklı
olarak gelir ve kolon kafası ile alın levhasında açılan delikler
sayesinde birbirlerine bulon ile bağlanarak birleşim tamamlanmış
olur. Ancak, bu birleşimin SAP2000 de nasıl modelleneceği çok
önemlidir. SAP2000 de aynı düzleme iki adet alan elemanı
tanımlanamaz. O halde bu iki elemanın tanımlanabilmesi için iki
düzlem arasında belirli bir mesafenin bulunması gerekir. Bu
durumda ise temas mümkün olmadığı için yük aktarımından
bahsedilemez. İki alan elemanı bir şekilde birbirlerine
bağlanmalıdır ki bu sayede yük aktarımı gerçekleşsin. Bağlama
işlemi düğüm noktasının karakteristik davranışını temsil
etmelidir. Alın levhalı moment aktaran birleşimlerde kirişin
başlıklarından biri kiriş uç momentinden dolayı oluşan basınç
eksenel kuvvetini diğeri de çekme eksenel kuvvetini kolona aktarır.
Alın levhasına etkiyen bu kuvvetler basınç ise alın levhası ile
kolon başlık levhası arasında yaslanma yüzeyi oluşturarak
kuvvet aktarımını gerçekleştirir. Kuvvetin çekme olması
durumunda ise herhangi bir yaslanma yüzeyinden söz edilemez ve iki
levha birbirlerinden ayrılmak isterken devreye bulonlar girerek yük
aktarımını sağlamış olurlar. Açıkça görülmektedir ki
karşımızdaki problem doğrusal bir problem olmaktan çıkar ve
doğrusal olmayan hesap yöntemlerine ihtiyaç duyulur. Çünkü
ihtiyacımız olan iki elemandan biri yalnızca basınç kuvvetlerini
aktarırken diğeri çekme kuvvetlerini aktarmaktadır. Aynı mantık
çapraz birleşimi için geçerli kılınmıştır.
“SAP2000
> Define > Link” alt menüsünde doğrusal olmayan bağlantı
elemanları rahatlıkla tanımlanabilmektedir. Link alt menüsünün
de altında “GAP” bağlantı elemanları bulunur. Bu elemanlar,
kullanıcı tarafından verilen belirli bir basınç dayanımına
kadar rijit hareket yapar ve bu dayanımın aşılması ile birlikte
yine kullanıcı tarafından verilen boşluk (gap) miktarı kadar
serbestçe hareket eder (Bir çeşit geometrik süreksizlik yaratan
eleman gibi davranır). Basınç dayanım değeri yeterince büyük
verildiği ve herhangi bir boşluk tanımlanmadığı takdirde basınç
kuvvetleri altında iki alan elemanı arasında sonsuz rijit bir
yaslanma yüzeyi elde edilmiş olur. Şekil 3 de Gap elemanların
çalışmasına ilişkin bir gösterim bulunmaktadır.
Belirli
düğüm noktalarına girilecek olan bulonlar çubuk eleman olarak
tanımlanır. Ancak tanımlanacak olan eleman doğrusal olmayan bir
eleman gibi davranmalıdır. Yani, sadece çekme eksenel kuvvetini
aktarmalıdır. Bu özelliğin sağlanabilmesi için bulonlar modelde
geometrik yerlerine tanımlandıktan sonra seçilerek “Assign >
Frame/Cable > Tension/Compression Limit” alt menüsüne gidilir
ve burada “Compression Limit = 0” yapılarak işlem tamamlanır.
Bu sayede bulon olarak tanımlanan elemanlar üzerlerine etkiyen
kuvvetlerden yalnızca çekme eksenel kuvvetini aktarmış olur.
Unutulmaması gereken en önemli hususlardan biri de bulon tanımlanan
yere Gap elemanın da girilmiş olmasıdır. Tersinir kuvvet
durumunda bulonun bulunduğu nokta çekme eksenel kuvvetinden basınç
eksenel kuvvetine geçiş yapabilir.
2.2. Kolon Ankraj Ayağı
Kolon
ankraj ayaklarının modellenme prensibi, kolon-kiriş ve çapraz
birleşim noktaları ile aynıdır. Tek fark, yaslanma yüzeyinin
çelik taban plakası ile beton groud tabakası arasında olmasıdır.
Yaslanma yüzeyleri için doğrusal olmayan Gap bağlantı elemanları
kullanılırken bulonlar için “Compression Limit = 0” olan
yalnızca çekme kuvveti aktaran çubuk elemanlar kullanılmaktadır.
Böylece, çekme almayan malzeme prensibi ile hesaplara dahil edilen
betonun bu özelliği yalnızca basınç kuvvetinin etkitilmesi ile
sağlanmış olur. Aşağıdaki şekillerde modelde oluşturulmuş
olan üç ayrı birleşim noktası ve bunlara ait bilgiler yer
almaktadır.
3.
Çözüm
Sistem
üzerinde etkili olan iki adet yük tanımlanmıştır. Bunlar kiriş
üzerine tanımlanan DÜŞEY ve sol kolona kiriş hizasından tanımlı
YATAY yüklerdir. Ancak çözümün SAP2000 tarafından yapılabilmesi
için her iki yük durumuna doğrusal olmayan analiz tipi
atanmalıdır. Böylece, eleman bazında bozulan doğrusallık onu
dikkate alan hesap seçeneği ile uyumlu hale getirilmiş olur.
Çözümün
ardından, çözüme ait karakteristik gerilme dağılımları ve yer
değiştirme değerleri incelenebilir. Özellikle YATAY yüklemede,
dış merkez çaprazlar arasında kalan kiriş kesitindeki sabit
kayma gerilmesinden tutunda çaprazlardaki sabit eksenel gerilmelere
ve diğer birçok karakteristik davranış biçimlerine kadar her
türlü gerilme dağılımı rahatlıkla incelenebilmektedir. Bunun
yanında düğüm noktalarının çalışma biçimleri
gözlenebilmekte ve bulonlara gelen çekme kuvvetleri direk olarak
okunabilmektedir. Ayrıca, istenirse ikinci mertebe etkileri göz
önüne alınarak çözüm yapılabilir ve sistemin ya da çerçevenin
gerçek burkulma güvenliği elde edilebilmektedir.
Aşağıdaki
şekillerde tipik gerilme dağılımları ve şekil değiştirmeler
gösterilmektedir. Bu değerlerin kontrolü açısından aynı
sisteme eşdeğer çubuk sistem modellenebilir. Ancak, bu çalışma
kapsamında bahsi geçen modelleme yapılmamıştır. Buradaki asıl
amaç, SAP2000 de detaylı bir incelemeye vesile olacak bir
modellemenin nasıl yapılabileceğini göstermektir.
Şekil
8 de burkulma analizi birinci modu gösterilmektedir. Burkulma
birinci modu faktör değeri, sistemin üzerindeki işletme
yüklerinin kaç katından sonra herhangi bir kesitte burkulma
olacağını tanımlar. Özellikle dış merkez bağlı çapraz
sistemlerde iki bağlantı arasında kalan kiriş kesitinin basınç
başlığı burkulmasına karşı tutulması önerilir. Nitekim
sistemde burkulan ilk bölge burası olmaktadır.
Şekil
8: Birinci Burkulma Modu ve Burkulma Güvenlik Faktörü
Şekil
9 da S11
gerilme sınırları gösterilmektedir. S11,
kiriş başlığındaki alan elemanlarının normal gerilmesini
vermektedir. Görüldüğü üzere, kiriş alt ve üst başlıkları
kuvvetin etkime yönüne göre basınç ve çekme etkileri altında
kalmaktadır. Ayrıca, şekle bakarak çapraz elemanları üzerindeki
sabit çekme ve basınç normal gerilme değerleri okunabilmektedir
ki bu sonuç beklenildiği gibi çıkmıştır.
Not:
Gerilme ölçeğindeki rakamlar 10-3
ile çarpılır ve ton-cm cinsinden ifade edilir.
Şekil
10 da kiriş gövdesinde oluşan S12
kayma gerilmeleri gösterilmektedir. Bilindiği gibi, dış merkez
çaprazlı çelik çerçevelerde çaprazların bağlandığı
kirişlerin gövdesinde kesme kuvveti yoğunluğu çok fazla
olmaktadır. Bu durum kirişin yeterince rijit olmaması halinde
gövdede buruşmaya sebep olabilir. Buruşmanın görülmemesi için
gövde elemanı şekil 10 daki ara bölgede berkitilerek
güçlendirilmelidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder